Pages

1 Mart 2013 Cuma

3 Mart Beşiktaş Fenerbahçe Derbi Karşılaşması

GOOGLE REKLAMLARI

Spor Toto Süper Lig’in 24. Haftasında Beşiktaş İnönü Stadyumunda oynanacak olan Beşiktaş Fenerbahça derbi maçı tarihi belli oldu.
Nefesleri kesecek derbi mücadelesi’ni Fenerbahçe Beşiktaş’a karşı deplasmanda oynayacak.  Her iki takım’da hazırlıklarını tüm hızıyla sürdürüyor.
Maça 2 gün olmasına rağmen disiplini elden bırakmayan teknik adamlar öğrencilerini uyardı. Dev Derbi bakalım nelere sahne olacak. Beşiktaş Fenerbahçe derbisi ile ilgili maç öncesi ve maç sonrası tüm ayrıntıları Spot Haber’den takip edebilirsiniz.
Beşiktaş Fenerbahçe Derbi maçı 3 Mart 2013 Pazar günü oynanacak ve karşılaşma saat 19:00′da başlayacak.Hatırlayacağınız gibi Lig’in ilk yarısındaki derbide Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu’nda rakibini 3 - 0 gibi net bi skorla devirmişti. Spor Toto Süper Lig’in 2. yarısındaki Beşiktaş Fenerbahçe derbisini kimin kazanacağı ise şiimdiden merak konusu..
Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında 3 Mart Pazar günü oynanacak derbi maçını hakem Mete Kalkavan yönetecek. Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında 3 Mart Pazar günü oynanacak derbi maçını hakem Mete Kalkavan yönetecek. Mete Kalkavan’ın yardımcılıklarını Mustafa Emre Eyisoy ile Kemal Yılmaz yapacak.
BJK İnönü Stadı’nda saat 19.00’da başlayacak derbinin dördüncü hakemi ise Tolga Özkalfa olacak.
Fenerbahçe Kulübü Genel Sekreteri Talat Yılmaz ve Hukuk İşleri'ndne sorumlu yönetici Deniz Tolga Aytöre, UEFA'nın verdiği cezayla ilgili açıklamalarda bulundu...
Fatih Terim’in ceza alması ve Galatasaray Spor Kulübü Başkanı’nın TFF Başkanı ile yemek yemesi konusunda bir yorum yapmayacaklarını söyleyen ve böyle konularda açıklama yapmanın Fenerbahçe’nin genlerinde olmadığını belirten Aytöre, "Fenerbahçe taraftarı olarak Fatih Terim’in başında olduğu bir Galatasaray’la yarışmak isterim. Fatih Terim başında olmasını, Fenerbahçe böyle kazansın diyemem" dedikten sonra, ancak aynı durumda Fenerbahçe hakkında yorumda bulunanların şimdi bir özür ve açıklama yapmak zorunda olduklarını da sözlerine ekledi.
Genel Sekreter Talat Yılmaz ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Asbaşkan Deniz Tolga Aytöre, UEFA tarafından cezaya çarptırılmamıza neden olan olaylar ve son günlerdeki gelişmeler hakkında FB TV’de katıldıkları ’Gündem Özel’ programında açıklamalarda bulundular.
D.Tolga Aytöre: "Taraftar değil, organize eylemler"
Cezaya neden olanlara taraftar denemeyeceğini belirten Deniz Tolga Aytöre: "Öncelikle, Fenerbahçe’nin ceza almasına bilerek neden olan 50-60 kişilik kar maskeli grubu taraftar diye isimlendirmemiz yanlış olur; bu Stadımızı dolduran 50-60 bin cefakar taraftara haksızlık olur, onları yok saymış olursunuz. Açık bir şekilde ifade etmek gerekirse bunlar örgütlü, organize eylemlerdir. Bunları taraftar eylemi olarak geçiştiremeyiz. Bu cezanın nedeni çok açık. Avrupa’da oynadığımız son 13 müsabakanın 12’sinde saha ve seyirci olayları nedeniyle ceza almışız. 13 maçın 12’sinde siz bu eylemleri bile bile, üstelik tüm uyarılara rağmen, takımı, yönetimi başkanınızı provoke etmek amacıyla yapıyorsanız siz bunlara taraftar eylemleri deyip geçiştiremezsiniz. Biz de öyle yapacağız" dedi.
D.Tolga Aytöre: "Arap Baharı diyen Esat benzetmesi yapanların da suçu var"
Bu eylemler hakkında taraftara çok uyarıda bulunduklarını, bunlardan Fenerbahçe’nin ve Fenerbahçe üzerinden Türk Sporu ve Türkiye’nin zarar göreceğini yinelediklerini belirten Aytöre, bu konuda medyayı da uyardıklarını bu eylemleri normal hayatın akışındaymış gibi, usulüne uygun protestolar gibi sunulmamasını istediklerini belirterek, "Bu konuda devleti de uyardık ve güvenlik güçlerini açık bir şekilde göreve çağırdık. 6222 Sayılı Yasa ve ’Bunlar tipik mala zarar vermeyle geçiştirilecek şeyler değil, tipik organize suçlar’ dedik. Bu minvalde gerekli işlemler yapın dedik. Ama gelinen noktayı görüyorsunuz. Saha kapatma olaylarının haricinde bu 12 maçta ödediğimiz toplam para cezası 388 bin Euro. Burada kullanılan bazı taraftarlar var. Sorumluluk sadece bunlarda değil, Arap Baharı, Saddam, Esat benzetmelerini yapanlarda da sorumluluk var. Aziz Yıldırım, Aykut Kocaman ve yönetimin istifasını Fenerbahçe’nin gerçeğiymiş gibi göstermek isteyen basının da ve bunlar hakkında takipsizlik isteyen mahkemelerin de bunda payı var." dedi.
Talat Yılmaz: "Bizim görevimiz asayişi temin etmek değil"
Talat Yılmaz ise bu konuda, "Ceza almamıza neden olan bu eylemlerin ağır cezaları olmalı. Çünkü olaylar, planlı eylemler sonucu meydana geliyor. Bunlara taraftar dememiz mümkün değil. Çünkü, bunlar organize grup. Hayatında hiç salon müsabakalarına gelmemiş bu kişiler salonlara geliyor ve başkan, yönetim aleyhine bağırıyor. Bunların azmettiricileri var. Bu basit bir olay değil. Bu sadece Fenerbahçe’ye değil ülkeye zarar veriyor. Samimi taraftar bu işe son verilmesini istiyor. Bu kişiler hakkında mutlaka cezai işlem yapılması gerekiyor, önlemek için;. polis yakalıyor, savcı suç yok diye serbest bırakıyor, bu da teşvik ediyor, yakalan yok diye. 3-5 kuruş da ceplerine para koyuyorlar. Bu değirmenin suyu nereden geliyor diye sormak lazım. 106 yıllık kulübün yöneticileri bizler, sokaktaki asayişi temin etmekle mi görevliyiz. Biz üstümüze düşeni yapıyoruz. Güvenlik güçlerini ikaz edip, onları ve adalet mekanizmasını göreve davet ediyoruz. Bu işin önü alınmasa, bu diğer kulüplerin de başına gelecek. Seviniyorsunuz sahaya meşale atıyorsunuz. Bunu önlemek için sadece yönetimin ve Fenerbahçe’nin samimi taraftarının tepkisi yeterli olmuyor" dedi.
D.Tolga Aytöre: "Tüm bunlar kararların tartışılın nitelikte olduğu gerçeğini değiştirmez"
Bunun topyekun bir mücadele olduğunu söyleyen Deniz Tolga Aytöre ise "Televizyonlarda program yapıyorsunuz. ’Biz bu sanıkları tanıyorum’ diyorsunuz. Emniyetimiz, savcımız hemen çağıracak bu sanıkları ve bunların ne kadar organize olduğunu sorgulayacak. Ondan sonra oturacaksınız köşelerinizden Aziz Yıldırım bunlarla pazarlığa oturmazsa, görevinden ayrılmak zorunda kalır diyeceksiniz. Böyle engelleyemezsiniz, sadece samimiyetsizliğini ortaya koyarsınız. Ciddi, sert anlamlı tepkiler verilmeli. Bunlara Fenerbahçe yönetimi sessiz kalmıyor. Aziz Yıldırım ve yönetiminin provoke edilmesine alıştık artık. Bizim bu karar bize tebliğ edildiğinden beri son 2 gündür Başkanımız, Başkanvekilimiz, Genel Sekreterimiz 5-6 yöneticimiz burada ve ciddi bir şekilde çalışıyoruz. Bunları kiriz masası, olağanüstü toplantılar diye nitelemek de yanlış. Taraftarımız şunu bilsin ki biz zaten bunları yapmak için buradayız ve bunları yapmak zorundayız. Zaten yapmak zorunda olduğumuz şeyleri çıkıp anlatmak gibi bir eylem içinde de olmayız. Aziz Yıldırım liderliğindeki yönetimlerin bunlardan PR yapmaya ihtiyacı yoktur.
Aziz Yıldırım ve yönetimi 3-5 kişinin bağırması ve finanse etmesiyle göreve gelmediği gibi böyle de gitmeyecektir. Bu konuda görüntülü ve çok detaylı teknik bir savunma yapmayı düşünüyoruz. Hazırlıklarımız sürüyor. UEFA Disiplin ve Kontrol Komitesi ile yazışmalara başladık. Duruşma talebimizi ilettik. Duruşmaya ben ve Şekip Bey katılacak. Burada şunu da söyleyelim. Bu kadar şey oldu da bu kararlar doğru mu? Burada tartışılmaz olan eylemlerin niteliği. Ama bu kararlar tartışılır nitelikte ve çok ağır kararlardır. UEFA’nın verdiği emsal kararlarla birebir örtüşmeyen kararlardır. Ama bu bizim içimize dönük yaptığımız yanlışları , Fenerbahçe’ye zarar veren sonuçları değerlendirmememiz sonucunu doğurmaz. Biz çalışma yapacağız ve en iyi şekilde sonuç alacağız. " dedi.
Talat Yılmaz "Ceza, 3 Temmuz süreciyle özdeşleştirilemez"
Bu cezalarla 3 Temmuz sürecinin özdeşleştirilemeyeceğini, bu cezaların sebeplerinin olaylı maçlar olduğunu söyleyen Talat Yılmaz, "Cezaların tartışılır yanı var. Ama cezalan 3 Temmuz süreciyle bağdaştırılamaz. Bizim ligdeki maçlarımız da olaylar var. Biz Fenerbahçe yönetimi olarak istediğimiz zaman konuşuruz, istenildiği zaman konuşmayız. Bunlar değil ama bir takım muhabirlerin ve yazarların bu konuyla ilgili yazdıkları ve söyledikleri 3 Temmuz’un devamı" dedi.
Deniz Tolga Aytöre de bu konuda, "Her şey ortada ne 3 Temmuz’u ne 5 Temmuz’u. Fenerbahçe’nin lobisi yok diyenler bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar. Bugüne kadar Fenerbahçe uluslar arası spor hukuku alanında en büyük davaları kazanmış kulüptür. Bunlar izinde Ortega ve Roberto Carlos davaları var. Lobi yok diyorsunuz ama iki kere ceza verilmiş ve ertelenmiş. Bunu nasıl açıklıyorsunuz ama sizin eylemlerinizi izah edebilmeniz gerekli. Bu tekrarlar, ceza geçmişiniz bu şekilde olduğu zaman bunu 3 Temmuz’la bağlamaya gerek yok. UEFA için organizasyon önemlidir. UEFA başka şeye bakmaz. Benim kolluk kuvvetim, müdahale etme yetkim yok. Ben sadece bu organları göreve çağırırım. Lobi olmadığı söylemleri Fenerbahçe’yi yıpratmaya yönelik" dedi.
Talat Yılmaz: "Kaybımız 4.5-5 milyon lira"
Cezamız nedeniyle seyircisiz oynanan ve oynanacak maçlar nedeniyle Fenerbahçe’nin toplam 4-5-5 milyon lira bir kaybı olduğunu belirten Talat Yılmaz, "Organize örgütleri önleyemedikten sonra siz UEFA’ya kusura bakmayın böyle böyle oldu da siz bunu görmezden gelin diyemeyiz. Bizim lobimiz şu: Güçlüyüz ve kuvvetliyiz, bu eylemleri yapanlardan da kanun önünde hesabını sorarız. Biz vergisini ödeyen bir kulübüz geçen 10 yılda 375 milyon lire vergi ödemişiz." dedi.
Talat Yılmaz. "Biz iflas etmek sözünü ağzımıza almayız"
Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal’ın sermaye artırımları ile ilgili söylemlerine Talat Yılmaz, "Basiretli yönetici tarifi var. Basiretli yönetici kulübün mali tablolarına bakar, gelir ve giderlerini göz önünde bulundurur ve ona göre harcama yapar. Niye ara transferde Fenerbahçe daha makul ölçüde ihtilaçlarını karşıladı? Fenerbahçe Kulübü halka açık olan şirketinde SPK kurallarıyla vergi mevzuatına harfiyen uyarak iş yapar. Biz de hiçbir yanlışlık eleştirel konu olacak iş olmaz. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başkanı ve yönetimi iflas etmek lafını ağzına almaz. Biz de iflas etmek olmaz. Çünkü ona fırsat vermeyiz" dedi.
Deniz Tolga Aytöre: "Bizim böyle bir genetik özelliğimiz yok"
Fatih Terim’e verilen ceza hakkında bir değerlendirme yapmayacaklarını söyleyen Deniz Tolga Aytöre, "Bizim yapısal özelliklerimizde, yönetsel anlayışımızda, rakibimizin teknik direktörünün davası yargı organlarında devam ederken öncesinde ya da sonrasında yorum yapmak ya da bırakın yorumu toplantı yapmak gibi genetik özelliğimiz yok. Biz bu toplara hiç girmedik ve böyle bir duruş sergilemedik. Ama açık yüreklilikle söyleyeyim ki ben bir Fenerbahçe taraftarı olarak Fatih Terim’in başında olduğu bir Galatasaray’la yarışmak isterim. Fatih Terim başında olmasın, Fenerbahçe böyle kazansın diyemem.
Aynı şekilde GS kulübü başkanı TFF Başkanı ile yemek yiyebilir. Bunu kalkıp başka yerlere çekecek bir seviyede ve sınıfta değiliz. Ancak bu konuda bir değerlendirme yapmasak da bugüne kadar Fenerbahçe’nin futbolcusu, teknik direktörü, yöneticileri başkanları yargılanırken bu konuda programlar yapan, Fenerbahçe’nin futbolcusu hakkında manşetler yapan, attıran Galatasaraylı arkadaşlardan bir açıklama bekliyorum. Biz önceden randevu alıp gittiğimizde bu yönetici arkadaşlar çıktılar ’TFF’yi bastılar’ dediler. Şimdi bunun açıklamasını yapacaklar. Bunu yapmıyorlarsa, o zaman onlar o kararları yemekleri açıklayacaklar. Ben açıklamayacağım. TFF’nin basılması ne demekmiş o yemekler ne demekmiş onlar yapacak bu açıklamayı. Futbolcumuz hakkında bu denli ağza alınmayacak ifadeler olayı deformasyona uğratarak, üstelik toplantılarla kamuoyuna servis eden yöneticiler çıkacak şimdi bunları anlatacaklar. Onlar aslan ya aslan gibi anlatacaklar ya da bizden özür dileyecekler. Sözüm çok net. Yoksa Fatih Terim’in cezasına biz niçin müdahil olalım. PFDK ve Tahkim Kurullarını açıkça linç edenler ve hale devam edenler bunu servis edenler TFF’yi istifaya çağıranlar bu karardan sonra aynı açıklamaları yapacaklar mı? Yapmalılar ya da bizden özür dilemeliler. Ama bir şeye müdahil oluruz.
Bana hangi TFF yöneticisinin karardan bir gün önce basınla görüşüp bu kararın ne olacağını anlatmasını, söylemesini, açıklamasını istiyorum. Spor hukukunda yeni bir icatla hakemin ihraç yetkisinin olmadığını bu nedenle bu cezaların bu seviyelerde kalacağının nasıl PFDK’nın gerekçesine yansıdığını bu arkadaş çıksın bir açıklasın. Fenerbahçe bir söz söylerse herkes duyar, kapı arkasında yapmaz. Biz şimdi bu açıklamaları bekliyoruz. Şampiyonluk maçından önce aynısını yaşadık. Bir tane Fenerbahçe yöneticisi bunu manuplle etmedi. Çünkü manüplasyon da bizim genlerimizde yok. O nedenle yine bu konu hakkında yorum yapmayacağız. Ama bize karşı bu kadar açıklama yapan arkadaşlar çıkıp bunları da açıklayacak. Tavrımız çok açık ve net" dedi. Aytöre, Raul meselesinden sonra hakemlik kurumunun korunmaya muhtaç olduğu yönündeki söylemleri hatırlatarak, "Aykut Kocaman bunların 10’da birini yapsaydı, şimdi Sultanahmet’te ağaç arıyorlardı. Adalet arıyorsunuz, iltimas aramıyorsunuz. Adalet böyle aranmaz. Rakibinizin işlerine müdahale ederek, seviyeyi düşürerek suç isnat ederek adalet arayamazsınız" dedi.
Talat Yılmaz: "Yaşanan gelişmeler Beşiktaş maçını etkilemez
Son olarak Beşiktaş maçına değinen Talat Yılmaz Beşiktaş’ın kendi sahasındaki son derbi maçı Fenerbahçe’ye karşı yapacağını ve zafere inandıklarını belirterek, "Son dönemlerdeki sıkıntılı bir dönem geçiriyoruz. UEFA organize suç ekipleri tarafından yapılan olaylar nedeniyle bize ceza verdi. Bu durum bizim takımımızın derbiye hazırlanmasında bir olumsuzluk yaratmamıştır. Yönetim, teknik ekip ve takım olarak bu maça mükemmel hazırlanıyoruz. Kazanacağız ve bu seri devam edecek" dedi.

0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.